6.15.2009

Menopoz İçin Civanperçemi Kürü







Menopoz öncesinde başlayan terleme, iç sıkıntısı, depresif halleri, menapoz döneminde daha da şiddetlenen sıkıntı verici durumları tölare etmek için kullanılacak en etkili bitkilerden birisi de Civanperçemidir.
Menopoz öncesinde başlayan terleme, iç sıkıntısı, depresif halleri, menapoz döneminde daha da şiddetlenen sıkıntı verici durumları tölare etmek için kullanılacak en etkili bitkilerden birisi de Civanperçemidir.


Kullanımı:Yarım tatlı kaşığı ince kıyılmış civanperçemi bir bardak kaynar suya atılır. On dakika üstü kapalı olarak demlenir. Süzüldükten sonra tatlandırmadan aç karnına veya öğün aralarında günde 2-5 bardak içilir. Kullandığımız bitkinin çayına destek olarak da banyo suyunda kullanabiliriz. 2-3 avuç kuru bitkiyi 3 saat bir litre soğuk suda bekletin. Banyo küvetini 37 dereceyi geçmeyecek şekilde su ile doldurun. Soğuk suda beklettiğiniz bitkiyi bir taşım kaynatıp süzün. Hazırladığınız banyo suyuna ekleyin.Bu su ile 15 dakika banyo alın. Banyodan sonra 15-20 dakika dinlenin. Haftada 2-3 kez bu banyoyu tekrarlayabilirsiniz. Günlük çay içiminizi de aksatmadan 4 haftalık bir kür düzenlediğinizde Civanperçeminin menapoz sıkıntıları üzerindeki olumlu etkisinin fark edileceğini belirten uzmanlar Civanperçemini gebelik sürecinde kullanılmamasını öneriyorlar.

Sinüzit Tedavisinde Ardıç Yağı




Şifalı bitkilerin bazıları uçucu yağ adı verilen ve etki gücü oldukça yüksek yağlar ihtiva ederler. Ardıç yağı, kekik yağı, gül yağı gibi. Bu yağlar, çok miktarda bitkinin işlenmesiyle az miktarda elde edilirler. Oldukça yoğun bir içeriğe sahip bu yağları mutlaka dozajına uygun kullanmak gerekir.


Onlardan biri de ardıç yağı. Pek çok insanın daha önce adını bile duymadığı, ama kullanıp etkisini gördükten sonra, vazgeçilmezi haline gelen ardıç yağı, bir çok insanın hayatında küçümsenemeyecek değişikliklere yol açtı. Onların hayatını çok olumlu etkiledi. Pek çok insana şifa kaynağı oldu. Onu tanıyıp kullandığınızda, gerçekten de ne kadar mucizevi bir yağ olduğunu sizin de onaylayacağınıza eminim. Şimdiye kadar pek çok bitkiyi tavsiye ederken, uzun süreli kullanımın şart olduğunu belirttik. Ama ardıç yağını uzun süreli kullanamıyoruz. 4-6 haftalık bir kullanımdan sonra mutlaka birkaç haftalık bir ara vermek gerekiyor. Ardıç yağı böbrek hastalarında ve hamilelerde kullanılmaz. Dahilen alımlarda kesinlikle belirtilen miktarın üzerine çıkılmaz. Haricen kullanımlarda ise süre ve doz kısıtlaması söz konusu değil. Bakın ardıç yağı hangi hastalıklarda bize yardımcı oluyor:


KANI TEMİZLER…Ardıç yağı kanı temizler, kandaki zehirli maddeleri dışarı atar. Kan yoluyla oluşan hastalıklara da engel olur. Ayrıca kansızlığa iyi gelir. Vücuttaki toksinleri temizlediği, iltihapları söktüğü, tıkanıklıkları açıp temizlediği için arındırıcı bitkisel kürlerde yer almaktadır.

GRİP ARTIK SORUN DEĞİL…Hiç unutmam, bundan 5-6 yıl kadar önce misafirlerim vardı ve onlardan bir tanesi oldukça rahatsız görünüyordu. Arkadaşımın bu hasta hali beni rahatsız etti. Konuşurken aile boyu griplerinin çok ağır geçtiğini, en az 10 iğne kullanmadan kendilerine gelemediklerini anlattı. Hemen orada ona , ardıç yağı damlatılmış bir kesme şeker ikram ettim. Arkadaşım etkisini hissetmiş olacak, giderken bana ardıç yağıyla ilgili sorular sormaya başladı. Sonra ardıç yağı temin edip kullanmış ve hastalığını kolayca tedavi etmeyi başarmış. O günden sonra ne zaman karşılaşsak, ardıç yağı sayesinde iğnelerden kurtulduğunu söyler, kendisini ardıç yağıyla tanıştırdığım için teşekkür eder. Ardıç yağının grip ve soğuk algınlığındaki etkisi gerçekten de denemeye değer. Hele bir de soğuk algınlığına yatkınsanız, gripleriniz çok ağır geçiyorsa, ne kullanırsanız kullanın fayda vermiyorsa en kısa zamanda onunla tanışmalısınız. Onu kullanıp, etkisini gördüğünüzde bana hak vereceğinize eminim. Bugüne kadar pek çok insan onunla şifayı yakaladı, ona alıştı, onu evinin bir numaralı ilacı yaptı. Ailemizde de en sık başvurduğumuz ilaçlardan birisidir ARDIÇ YAĞI. Vücudumuzda azıcık bir kırgınlık hissettiğimizde, hemen ardıç yağı kullanmaya başlarız. Onunla grip çoğu zaman başlayamadan biter. Bazen de başlar, ama etrafımızdaki insanlardan çok daha kısa sürede ve hafif atlatırız. Üstelik hiçbir kimyasal ilaç kullanmadan. Ardıç yağını dozajını düşürerek çocuklarımıza da veriyoruz. Kısa sürede etkisini görüyor, antibiyotiklere muhtaç olmamanın huzurunu yaşıyoruz.


ARDIÇ YAĞI ayrıca vücut ateşini de düşürüyor, soğuk algınlığında çok ihtiyaç duyduğumuz terlemeyi sağlayarak, vücuttan toksin atılmasını temin ediyor.

SİNÜZİTE ARDIÇ YAĞI…Sinüzit zor bir hastalıktır. Özellikle de kış aylarında. Sinüzit soğuğu hiç sevmez ve en ufak bir üşütmede kendini gösterir. Burun tıkanıklığıyla birlikte görülen baş ağrıları dayanılmaz olabilir. Tıkanık burnunuzu açmayı çoğu zaman başaramazsınız. İşte bu durumda ARDIÇ YAĞI büyük yardımcı. Burundan teneffüs edildiğinde tıkalı burnu açıyor, sinüsleri boşaltıyor, iltihabı söküyor. Sinüslerin boşalmasıyla büyük rahatlama sağlandığı gibi, buna bağlı baş ağrıları da sona eriyor. Sinüzit tedavisinde ardıç yağı burundan teneffüs edilerek uygulanır. Bunun yanında dahilen almak da, iltihap sökülmesine yardım edeceğinden etkiyi artırır.

ROMATİZMA, ARTRİT VE GUTTA…Bu üç hastalıkta ardıç yağı vücuttaki fazla suyu atarak, rahatlamaya sebep olur. Eklem ve kas ağrılarını yatıştırır, hareket kabiliyetini artırır. Dahilen kullanımın yanı sıra, ağrılı bölgelere zeytinyağıyla 1/10 oranında karıştırılarak masaj yapılması büyük fayda sağlar. Ardıç yağıyla yapılan masajlar çarpma, burkulma, ezilme gibi durumlarda da etkilidir.

SELÜLİT PROBLEMİNİZ Mİ VAR…Bitkisel yağlar kullanılarak tedavi yapılan aromaterapide, ardıç yağı selülitte başarıyla kullanılmaktadır. Sizler de eğer selülitlerinizden kurtulmak istiyorsanız, ardıç yağıyla düzenli masajlar yapabilirsiniz.

ÖKSÜRÜK, BRONŞİT, ANJİN VE BOĞAZ İLTİHABINDA…Bütün bu hastalıklarda ardıç yağı kısa sürede etkisini gösterir, büyük rahatlama sağlar. Dozajına dikkat etmek ve uzun süre kullanmamak şartıyla çocuklarınıza da rahatlıkla ardıç yağı verebilirsiniz. Ayrıca inatçı öksürüklerde ardıç meyvesinin kaynatılmasıyla yada kaynayan suya biraz ardıç yağı katılmasıyla uygulanacak buhar teneffüsünün de çok faydalı olduğunu, kendi deneyimlerime dayanarak belirtmek istiyorum.

İDRAR SÖKTÜRÜCÜ…Ardıç yağı idrar söktürücü özelliğiyle bilinir. O, idrar söktürürken, vücutta birikmiş olan suyu da atar. Hastalık sonrası nekahet döneminin kolay atlatılmasını sağlar.

ADET SANCILARINA FAYDALI…Ardıç yağı adet sancılarını dindirir. Adet söktürür. Rahimdeki iltihapları temizler, beyaz akıntılara da iyi gelir.

ŞEKER HASTASIYSANIZ…Şeker hastaları da zaman zaman ardıç yağından faydalanabilirler. Ardıç yağı pankreası olumlu etkiler. Kandaki şeker miktarını düşürür. Bedende genel bir iyileşme sağlar. Şeker hastası bir yakınımız var. Şeker hastalığıyla alakalı mı bilinmiyor ama, vücudunun çeşitli yerlerinde yara benzeri oluşumlar meydana geliyormuş. Doktorlar bunun ne sebebini, ne de çaresini bulabilmişler. İnanamayacaksınız ama bu rahatsızlığa ardıç yağı çare oldu. Tavsiyemiz üzerine ardıç yağı kullanmaya başladı.Bize bildirdiğine göre, ardıç yağı kullandığında yaralar kayboluyor, bıraktığında ise tekrar çıkıyormuş. Sebebi ve çaresi bilinmeyen bir hastalıkta, elde edilen bu etki, sizce de ardıç yağının büyük bir başarısı değil mi?


HAZIMSIZLIK VE GAZ PROBLEMİNE…Ardıç yağı sindirimi uyarır, hazmı kolaylaştırır, mide ve bağırsak gazlarını izale eder. Ardıç yağını kullanan bir çok kişiden gaz problemlerine çare olduğunu bizzat işittim. Midesinde sürekli şişlik, dolgunluk hissedenlere de ardıç yağı faydalı olacaktır. Ardıç yağı ayrıca ağız kokusunu da, izale eder.

MESANE İLTİHAPLARINDA…Ardıç yağı böbrek rahatsızlıklarında kullanılmaz, ama söz konusu olan mesane ve idrar yolları enfeksiyonuysa çok iyi bir antiseptiktir. İdrar yollarını temizler, iltihabı söker atar.

CİLT HASTALIKLARINIZA ÇARE OLABİLİR…Antiseptik olduğu için haricen kullanımla bir çok deri hastalığında faydası görülecektir. Kaşıntı, egzama mantar hatta sedef benzeri rahatsızlıklar için onu deneyebilirsiniz.

KULLANIM ŞEKİLLERİ


1- DAHİLEN: Kesme şeker üzerine 5-6 damla ardıç yağı damlatılıp, dil üzerine konularak yavaş yavaş emilir. Ya da aynı miktardaki ardıç yağı az bir su üzerine damlatılarak içilir. ( günde 3 defa)


2- BURUNDAN: 2 küçük pamuğa 4-5 damla damlatılır ve 2 burun deliğine konulur. Nefes alırken pamuktan süzülen hava 15-20 dakika teneffüs edilir. Günde bir veya iki defa yapılabilir.


3- HARİCEN: Romatizmal hastalıklarda, ağrıyan yerlere zeytinyağıyla 1/10 oranında karıştırılarak elde edilen karışım ilgili bölgeye sürülerek masaj yapılır. Cilt hastalıklarında ve selülitte ise doğrudan kullanılır.


İştah Azaltan 10 Bitki












Sağlıklı kilo vermek isteyenler, iştah azaltan ve yağ yakımını hızlandıran bu bitkileri tercih ediyorlar...


At kuyruğu bitkisi idrar sökücü özelliğiyle biliniyor. Yağ dokularını eritmeye yardım eden bitki yaraların iyileşmesine de yardımcı oluyor. Fakat tüm idrar söktürücü bitkilerde olduğu gibi fazla dozda kullanılırsa böbreklere zarar verebilir.


Maydanoz, metabolizmayı hızlandırarak bağ dokusunu güçlendiriyor. Maydanoz yemek ve çayını içmek, ödemlere ve vücudun su toplamasına karşı çok etkili bir yöntem olarak biliniyor.


Adaçayı zayıflamak isteyenler tarafından iştah kesici olarak kullanılıyor. Çay ve yemeklerde baharat olarak da kullanılabiliyor.


Fesleğen vücutta biriken fazla suyu atmaya yardımcı oluyor. Üstelik, içindeki eter yağların moral yükseltici etkisi bulunuyor.


Kekik, sindirim sorunlarını tedavi edici etkiye sahip ve metabolizmayı hızlandırıyor. Bağışıklık sistemini güçlendirmenin yanı sıra yorgunluktan şikayet edenlere zindelik veriyor.


Civanperçemi, tatlıya karşı iştahı keser, tokluk hissi verir. Tazelik veren lezzeti, ağır yemeklerin tadını hafifletir.


Biberiye, sindirimi düzenler. İyi bir canlandırıcıdır, kan dolaşımını hızlandırır, cildi sıkılaştırır. Et yemeklerinde kullanılabilir.


Tere, vücuttaki yağ yakımını hızlandırıyor. İnce yaprakları pişince acılaştığı için çiğ yemek gerekir. Ayrıca içinde birçok vitamin barındırır.


Sinameki, kalın bağırsakta suyun emilmesini önleyerek müshil görevi yapar. Uzun süreli kullanımlarda bağırsaklarda yan etkilere yol açacağından idrar söktürücü özelliği bulunan rezene ve nane gibi bitkilerle desteklenmesi gerekiyor.


Balık otu, bünyenin kimyasını hızlandırarak zayıflamaya destek olur. İçindeki maddeler tırnakları güçlendirerek saçlara parlaklık verir. Salata ve meyveli içecekler içinde kullanılabilir.


4 Soruna 4 Şifalı Bitki





Hazımsızlık, yorgunluk, kötü nefes kokusu ve reflü... Bu sorunların çaresini her zaman ecza dolabınızda mı arıyorsunuz? Bizim başka bir önerimiz var: Şifalı bitkiler.


HAZIMSIZLIK

Çare: Melisa
Ne sağlıyor? Şifalı bitkilerle uğraşan uzmanlar, melisanın hazımsızlığa karşı birebir olduğunu söylüyorlar. Ayrıca antideprasan özelliği olan bu bitki, kendinizi kısa bir sürede iyi ve daha mutlu hissetmenizi sağlayabiliyor. Aynı zamanda, anksiyete ve uyku problemlerini gidermede de etkili olan melisanın hafızayı güçlendirdiği de biliniyor. Bunu deneyin: Hazımsızlıktan yakınıyor ve melisanın olumlu etkilerinden faydalanmak istiyorsanız, 3–4 çay kaşığı kuru melisa yaprağıyla demlediğiniz çaydan günde 2 fincan için.

MİDE BULANTISI


Çare: Papatya

Ne sağlıyor? Papatya sindirim sistemi üzerinde pek çok olumlu etkiye sahip bir bitki ve mide spazm ve kramplarını da önlüyor. Bu özelliğiyle de mide bulantısının yanı sıra, şişkinlik, hafif gastrit semptomları ve gaz şikâyetlerini gidermede de etkili olabiliyor. Uzmanlar, papatyanın araba ve gemi yolculuklarında oluşan bulantıları önlemede de etkili olabileceğini belirtiyor. Bunu deneyin: Marketlerde hazır satılan papatya çaylarını deneyebileceğiniz gibi aktarlardan kuru papatya alıp kendi çayınızı kendiniz de demleyebilirsiniz. Ayrıca büyük bir kapta demlediğiniz papatya suyuna batırdığınız minik bir havluyla karnınıza 20 dakika boyunca kompres yapmak da bulantınızı hafifletecektir.

HALSİZLİK
Çare: Ginseng


Ne sağlıyor: Ginseng, özellikle Uzakdoğuluların enerji kaynağı olarak kullandıkları ve asla vazgeçemedikleri bitkilerin başında geliyor. Aynı zamanda hafızayı güçlendiren, anksiyete ve huzursuzlukla da savaşan ginsengten bol bol tüketmek, oruç tutanların sık sık yaşadığı halsizlik ve yorgunluk sorununa karşı ida oldukça yi geliyor. Bunu deneyin: Ginseng kökünü aktarlardan temin edebilir, bununla çay demleyebilir ya da yemeklerinizin içine rendeleyerek kullanabilirsiniz. (Günde yaklaşık 1 – 2 gr.) Ayrıca doğal ürünler satan mağazalardan aldığınız ginseng haplarını bir uzmana danışarak kullanabilirsiniz.


KÖTÜ NEFES KOKUSU


Çare: Biberiye

Ne sağlıyor? Sindirim sistemini düzenlemek için kullanılan biberiye kötü nefes kokusunu gidermede son derece etkili. Ayrıca açlık nedeniyle oluşan başağrılarını gidermek için de biberiye yapraklarını parmaklarınızın arasında sıkabilir elinize gelen yağı, şakaklarınıza sürüp hafifçe ovabilirsiniz. Bunu deneyin: Taze biberiye yapraklarını salata ve et yemeklerinin üzerine lezzet vermek için serpebilirsiniz. Kurumuş biberiye yapraklarını ise çay demlemek için kullanabilirsiniz

KuruYemişlerin Bilinmeyen Faydaları








Yaşamımızın içerisinde yer alan kuruyemişlerin bir çok faydaları vardır.İşte bunlardan bir kaçı...


Fındık: Fındık ananas ile birlikte yenirse kalp çarpıntısını keser, böbrek zafiyetini ve idrar yanmasını giderir. Fındık, şeker veya bal ile macun yapılarak yenirse öksürüğü keser, bağırsakları kuvvetlendirir. Kalp sağlığını korur, kanseri önler, kolesterolü düşürür, şeker oranını ayarlar. Ayrıca kemik ve dişlerin gelişimi için gerekli çinko açısından en iyi besindir.


Ceviz : Kalp dostu olarak bilinen ceviz, cinsel gücü ve isteği artırır. Mikrop öldürücü, kan temizleyici ve kuvvetlendirici, yara kapatıcı faydaları vardır. Cildi besler ve cilt hastalıklarına karşı iyi gelir. Zekayı geliştirir.


Badem: Öksürüğü azaltır, balgam söktürür. Vücutta kan yapımını artırır. Bedenin ve zihnin yorgunluğunu giderir. Böbrek, mesane ve üreme yollarındaki iltihapları yok eder.
Leblebi: Şişmanlatmaz, mide suyunu, asidini çekerek mide ekşimesini ve yanmasını önler.


Çam fıstığı: Şifa deposu olarak bilinir. Günde 100 gram tüketildiğinde günlük kalori gereksiniminin yüzde 20’si, proteinin, yüzde 33’ü, yağın yüzde 73’ü magnezyumun yüzde 28’i ve demirin yüzde 73’ünü karşılar. Kan şekerinin yükselmesini önler.


Ay çekirdeği: Tohumundan yağ elde edildiği için yetiştirilmektedir. Taşıdığı maddeler açısından kolesterol, yüksek tansiyon, anjin, damar sertliği, ateş, sinir bozukluğu ve sıtmaya iyi geldiği biliniyor.




Kuru incir: Şeker, organik asitler, sabit yağ, A, B, C vitaminleri içerir.ayrıca göğüs yumuşatıcı ve balgam söktürücü olduğu bilinmektedir.




Kuru üzüm: İçerdiği maddeler açısından en önemlisi glikozdur. Çok kuvvetli bir gıdadır. Üzüm ayrıca idrar artırıcı ve müshil etkilerde gösterir. Diş çürümesini engeller, Sindirim sorunu olanlara çok iyi gelir. Ayrıca unutkanlığa iyi gelir.




Keçi boynuzu: İdrar arttırıcı etkileri vardır. İshale ve şişmanlığa faydası vardır

Tuz Yerine Maydanoz Kullanın










Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nden (OMÜ) Beslenme ve Diyet Uzmanı Canan Asal Ulus, fazla tuz tüketiminin kemik erimesi yaptığını belirterek, bir kişinin günlük tuz alımının 6 gramı geçmemesi gerektiğini söyledi.

Ulus, “Yemeklerin lezzetini artırmak için tuz yerine maydanoz, nane, kekik, dere otu ve fesleğen gibi bitkilerle baharatlar kullanılabilir'' dedi.
Fazla tuz tükeminin idrarda kalsiyum atılımını artırarak kemiklerde kalsiyum kaybına neden olduğunu vurgulayan OMÜ Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Beslenme ve Diyet Uzmanı Canan Asal Ulus, fazla tuz tüketiminin kemik erimesi yaptığını kaydetti. Tuzun yüksek tansiyon, kalp krizi ve felç riskini tetiklediğini söyleyen Ulus, şöyle konuştu: “Aşırı tuz aynı zamanda mide kanserine neden olur. Fazla tuz tüketimi, kemik erimesini (osteoporoz) ve kemiklerin kırılma riskini artırır. Özellikle çocukların erişkinlere oranla daha az tuz tüketmeleri gerekmektedir. Çünkü çok tuzlu beslenen çocuklar, daha az tuz tüketenlere göre daha yüksek tansiyona sahip olur.'' Aileleri fast food beslenmeye karşı da uyaran Ulus, özellikle çocukların fast foodlardan uzak tutulması gerektiğini vurgulayarak, “Çünkü fast foodtaki tuz oranı diğer besinlere oranla çok yüksek. Çocukken yüksek tansiyonu olanların erişkin yaşamlarında da hipertansiyon riski altındadır. Bir kişinin günlük tuz alımı 6 gramı geçmemeli. Yemeklerin lezzetini artırmak için tuz yerine maydanoz, nane, kekik, dere otu ve fesleğen gibi bitkilerle baharatlar kullanılabilir'' diye konuştu.

6.11.2009

HER DERDE DEVA ZENCEFİL


• İştah açıcıdır
• Antiseptik özelliği kanın temiz kalmasını sağlar,
• Balgam söktürür soğuk algınlığına iyi gelir
• Mide bulantılarını giderir
• Mide ağrılarında ve hazımsızlıkta iyi bir seçimdir
• Bağırsaklarda biriken ve atılamayan gazların kolaylıkla atılmasını sağlar
• Solunum yollarını açar,
• Kanın yapısını daha akışkan hale getirir
• Vücutta sıcaklık ve terleme meydana getirir.
• Kalp ritminin düzene girmesini sağlar,
• Romatizma rahatsızlıklarına iyi gelir
• Baş ağrılarını giderici özelliği vardır
• Uykuyu rahatlatır
• Kandaki kolesterolü diğer birçok bitkiye nazaran daha fazla oranda düşürür,

Yapısal Özellikleri -Şekli Özellikleri-
Zencefil yumru şeklinde bir birine geçmiş yuvarlaklar gibi görünen bir köke sahiptir. Bu kök yerin 15-25 cm altında bulunur. Kökün üzerindeki "birbiri içine geçmiş
hissi veren açık veya koyu" halkalar su yüzeyinde yayılan dalgalar gibi yayılım gösterir. Bu bitkinin gövdesi birbirinin içine geçmiş yivli bir yapıya sahiptir. Kısımların kenarından yapraklar çıkar ve bu yapraklar yeşildir. yapraklar henüz küçükken gövdeyi saran vir ok ucu gibidir. büyüdükçe gövdeden ayrılarak yaprak şeklini ve görümünü kazanır.
ÖNEMLİ KULLANIM ALANLARI:
1- Yolculuk sırasında bir çoğumuzu taşıtlar tutar ve aslında çok da hoş gedebilecek bir yolculuk bizim için tam bir kabusa dönüşür. İşte bunu zencefil sayesinde engelleyebiliriz. Şöyle ki, Yolculuğa çıkmadan 30 dakika önce ağza alınan 1 gr. zencefil araç tutmasını engeller.
2- Ameliyattan kalkan hastalara verilen ilaçlar narkoz etkisini hafifletir fakat bu ilaçların yan etkileri mevcuttur. Oysa zencefil bu ilaçlardan daha etkili bir bulantı bastırıcıdır. Ameliyat sonrası ayılmalarda 0,5gr. - 2gr. arası zencefil+100 ml. sıcak su ile hazırlanan infüzyon oldukça faydalı sonuçlar verir.
3. Hamilelikte alınan günlük 1 gr toz zencefil hamileliğin mide üzerindeki etkilerini büyük oranda iyileştirir ve hatta yok edebilir de.
4. Zencefil soğuk algınlıklarında kullanılır. Bir fincan çay içerisine bir miktar bal karıştırılıp ardından bu karışımımız içerisine iki dilim taze zencefil kor ve az bir miktar beklendikten sonra bu karışımı içersek soğuk algınlığımız kısa sürede atlatılır.
5. Yemeklerde ve tatlılarda kullanılan zencefil zamanla romatizmal hastalıklara çok iyi gelmektedir.
Zencefilin Vücuda Alınma Yöntemleri
1- Zencefil çaylarla birlikte alınabilir özellikle yaş zencefil dilimlenerek fincan içerisine konmuş çayda bekletilir.
2- Toz halindeki zencefil bal ile özenerek alınabilir.
3- Ayrıca çay, bal, zencefil karışımı da oldukça etkili bir tiryaktır.
5- Zencefilin diğer bir alınma yöntemi de zencefilli yemek, pasta ve tatlılarla olmaktadır.
NOT: Zencefilin yaş ve taze olarak alınması tavsiye edilen bir yöntemdir.
Dozaj ve Yaşlara Göre Kullanım Miktarı Ne olmalıdır?
!!!!Önemli NOT!!!! Zencefil her ne kadar mucizevi bir bitki de olsa 2 yaşın altındaki çocuklarda kesinlikle kullanılmamalıdır. Buna çok dikkat edilmelidir
!!!!Önemli Not!!!! Her ne kadar yetişkin olsanız da günlük 4 gramdan fazla zencefil almayınız. Bu doz normaldir günlük 4 gramın üzerindeki dozlar yaygın göğüs yanması şikayeti doğurur.

6.09.2009

KANSERİN DÜŞMANI ISIRGAN OTU



*HÜCRE YENİLENMESİNİ SAĞLAR
*ALYUVAR YAPIMINI ARTTIRIR.
*YAPRAKLARIYLA PİŞİRİLEREK YENİLDİĞİNDE KANSERE KARŞI ETKİLİ
*KABIZLIĞA İYİ GELİR
*SOĞUK ALGINLIĞINDA KULLANILIR
*SAÇ BAKIM VE BESLENMESİNDE KULLANILIR
*KAN VE DOLAŞIM SİSTEMİ HASTALIKLARINDA FAYDALIDIR
*KAN YAPIMININ ARTIRILMASINDA
*İDRAR YOLLARI İLTİHAPLANMASINDA
*ALERJİK RAHATSIZLIKLARINDA FAYDALIDIR
*ROMATİZMAL HASTALIKLAR VE GUT HASTALIĞI GİBİ RAHATSIZLIKLARDA DESTEKLEYİCİ TEDAVİ AMAÇLI KULLANILABİLİR


BOTANİK BİLGİ:
Mayıs-Ağustos ayları arasında çiçek açan, 20-100 cm boyunda, virânelik, yol kenarları ve duvar diplerinde bulunan bir senelik tek evcikli otsu bir bitkidir.Gövdeleri dik, 4 kösemsi, basit veya tabandan îtibâren dallanmıştır. Üzerinde yakıcı tüyleri bulunur.Yapraklar saplı, oval şekilli ve dişli kenarlı, üst tarafı koyu yeşil renkli ve parlak olup, yakıcı tüylerle kaplıdır. Erkek ve dişi çiçekler bir arada olmak üzere yaprakların koltuğunda uzunca saplı küçük durumlar teşkil ederler. Çiçek örtüsü 4 parçalıdır.Meyveleri esmer renkte ve fındıksıdır.Tohum, yağ ihtiva eden bir besi dokuya sahiptir.

YETİŞTİĞİ YERLER:
Hemen hemen bütün Anadolu'da yetişir.Yabani olarak ılıman bölgelerde yetişir

Bilinen Bileşimi :
Isırgan bitkisinin tüm yüzeyini saran ve değildiğinde insan tenini yakan ısırıcı tüylerinde formik asit ile tüm bitkide histamin, klorofil, asetilkolin, demir ve C vitamini bulunur.

Toplanması :
Baharın başından sonbaharın sonuna dek toplanabilir. Kuru, gölge ve havadar yerlerde ince bir şekilde serilerek kurutulur. Kökler ise son baharda çıkarılıp, iyice temizlendikten sonra kurutulur.Tohumları ise Temmuz - Ağustos döneminde toplanır.Kuru ve nemsiz yerlerde saklanabilir.

Kullanım bilgileri:
Potasyum tuzları, organik asitler ve c vitamini içerir.Anadolu’da geniş bir kullanımı bulunan ısırgan yaprakları, idrar artırmaya yardımcı özelliktedir.

Kullanım tavsiyeleri:
Uzun süreli ve tek başına kullanımlarda, diüretik etkisi nedeniyle vücuttan su ve mineral kaybına neden olabilir.

DİKKAT:Eğer kemik erimesi hastasıysanız ısırgan otundan uzak durmanız gerekiyor.Çünkü kemik erimesini hızlandırıyor

PAPATYA İLE RAHATLAYIN



*RAHATLATIR VE DİNLENDİRİR
 KRAMPLARDA VE KARIN AĞRILARINDA FAYDALIDIR
 GAZ BİRİKİMDE FAYDALIDIR
 İSHALE KARŞI İYİ GELİR
 YÜKSEK ATEŞ YARA VE DİŞ AĞRILARINDA FAYDALIDIR
 TERLETİCİ , SAKİNLEŞTİRİCİ, VE KRAMP ÇÖZÜCÜDÜR
 İLTİHAP KURUTUCUDUR

Yetiştiği Yerler :
Ülkemizde çok fazla bulunur hemen hemen her yerde görebilirsiniz. Dünyada ise Güneydoğu Avrupa , Kuzeybatı Asya, Kuzey ve Doğu Afrika’da yetişir. Yetiştiği alanlar Kuzey Asya ve Hindistan’a kadar uzanmaktadır.
*Papatya özellikle Mayıs aylarında toplanır.Mayıs aylarında toplanan papatyaların daha faydalı olduğu söylenir.

Kullanım Bilgileri :
Eski Mısır , Yunan ve Roma ilaçlarında bu bitkide yer almaktadır.Bilimsel araştırmalar bunu ortaya koymuştur.Bir zaman Amerikanın seçilmiş doktorlarının reçetelerinde özelliklede çocuk hastalıklarında bu bitkiyi kullandıkları gözlenmiştir . rahatlatıcı etkisinin bulunduğu belirtilmektedir. Bu çayla gargara yapılması boğaz ağrısına da iyi gelmektedir.Çok az da olsa ağrı kesici özelliği vardır bu cayın.

Kullanım Biçimleri:
Çay hazırlamak: Yarım veya bir tatlı kaşığı dolusu çiçek, orta boy bir su bardağı dolusu kaynar suyla haşlanır (Kaynatılmaz), 8-10 dakika demlendikten sonra süzülür.

Bitki yastığı: Keten bezinden yapılmış bir yastık, kurutulmuş çiçeklerle doldurulur ve ağzı dikilir. Kuru bir tavda iyice ısıtılır ve hasta organın üstüne koyulur.

KARABAŞ İLE SİGARADAN KURTULUN


 BEYİN TÜMÖRLERİNDE FAYDALIDIR
 SİNİRSEL BAŞ AĞRILARINA İYİ GELİR
 AĞRI KESİCİ ÖZELLİĞİ BULUNUR
 EGZEMA YARALARINDA FAYDALIDIR
 YÜKSEK TANSİYONA FAYDALIDIR
 KAN DOLAŞIMI BOZUKLUĞUNDA KULLANILIR
 ROMATİZMAL AĞRILARINDA KULLANILIR
 AKCİĞER VE KAN KANSERLERİNDE KULLANILABİLİR
 İDRAR YOLLARI ENFEKSİYONLARINDA KULLANILABİLİR


BOTANİK BİLGİ:
Mor ve pembe çiçek açan grimsi yapraklara sahip kuraklığa dayanıklı bir bitkidir. Yararları saymakla bitmez. Karabaş otu çay gibi kaynatılarak içilir. Karabaş otu yaz aylarında çiçekleri açıldığı zaman toplanılır ve gölgede kurutulur.
Yararları şunlardır.
Vücudu bu ölümcül hastalığa karşı bir kalkan gibi koruyan karabaş otu; beyin, prostat, pankreas, bağırsak ve meme kanseri tümörlerinin büyümesini de durduruyor.
Kan dolaşımını düzenleyici özelliği yüksek oranda (yaklaşık 5 000 ppm) içerdiği rosmarinik asitten kaynaklanmaktadır. Kanı sulandırıcı özelliği vardır.
Karabaş otunun içerdiği 1,8-cineole; antibakteriyel, antialerjik, sedatif (sakinleşti rici), antirhinitis (burun nasal membranında oluşan enfeksiyona karşı), antilaryngitic (ses tellerindeki enfeksiyonlara karşı) ve hypotensive (tansiyon düşürücü) özelliği olan bir maddedir. Genel olarak karabaş otu yirminin üzerinde antibakteriyel özellikli etkin madde içermektedir. Özellikle, içerdiği caryophyllene maddesi staphylococ ve de streptococ bakterilere karşı spesifik (özel) olarak çok güçlüdür.
Karabaş Otu ile Sigarayı Bırakma:
1 tatlı kaşığı karabaş otunu 1 su bardağı suda 3 dakika kaynattıktan sonra için .Bu uygulamayı gün boyunca en az 3 kez olmak üzere tekrarlayın. Bu uygulamayı gün aşırı tekrar edin.Bir gün içip bir gün bekleyin .Eğer uygulamayı gün boyu tekrar edemiyecek durumdaysanız evde bulunmadığınız zamanlarda karabaş otunun sapını cebinizde bulundurun ve sigara içmek istediğiniz zamanlarda karabaş sapını çiğneyerek sigara isteğinizi giderin. Günde 3-5 bardak içilirse kanı temizler, kandaki nikotini yakar. Sigarayı bırakanlardaki asabîlik ortadan kalkar. Bu kalbin en güzel ilacıdır.
Aslan pençesi sapı da (düz yapraklı olanı) canınız sigara istediği zaman çiğnerseniz sigara isteğiniz azalır. Karabaş otu bitkisi ile sigarayı bırakabilirsiniz . Fakat her şeyden önce sigarayı gerçekten bırakmak istemelisiniz.Hem kendi sağlığınız hem de sevdikleriniz için sigaradan uzak durun.

DİKKAT: Hamileler kesinlikle kullanmamalıdırlar.Doz aşımı kusturucudur.Kür halinde kullanılmalıdır.Devamlı kullanmak zararlıdır.

ŞİFA KAYNAĞI KUŞBURNU


 GRİP VE SOĞUK ALGINLIĞI İÇİN FAYDALIDIR
 KABIZLIĞA İYİ GELİR
 YORGUNLUK VE HALSİZLİĞİ GİDERİR
 KAN YAPICIDIR
 TANSİYON DÜZENLEYİCİDİR
 GÖZLERE FAYDALIDIR



Botanik Bilgi :
Gülgiller familyasındandır.Boyu 3 - 4 m ye kadar uzayabilir.Bitki yol kenarları, meralar, çimenlikler, orman kenarları ve tepeliklerde yabani olarak yetişir. Çalı görünümlüdür, genellikle çok sayıdaki gövde demet şeklinde yerden çıkar, yükselir ve çevresine sarkar. Üzeri sarımsı veya esmer dikenlerle bezenmiştir. Yaprakları tekli 5-7 kanattan meydana gelir ve 2-3 çifti karşılıklı ve de sonda bir tek bulunur. Kanat yaprakları oval şekilde, kenarları dişli, ve kısa saplıdır. Çiçekleri kalp şeklinde beyazımsı pembe veya pembe renktedir. Meyveleri koyu kırmızı renkte oval veya yumurta şeklinde, etli bir kabuğu ve içinde tüylü sert sarımtırak beyaz tohumlar bulunur.

Yetiştirildiği Yerler :
Asıl vatanının Türkiye olduğu ve buradan dünyanın bütün yörelerine zaman içinde yayıldığı tahmin edilmektedir. Karadeniz, Marmara ve Doğu Anadolu bölgesinde daha çok, Ege ve İç Anadolu bölgesinde ise seyrek olarak yetişir.

Toplanması - Saklanması :
Eylül ve Ekim aylarında toplanan meyveleri, güneşli, kuru ve havadar yerlerde iyice yıkandıktan sonra kurutulur. Suni olarak önce 30 dk 75-80°de ve bunu takriben dışarıda güneşli havada kurutulur.Bilinen Bileşimi : Kuşburnu, özellikle C vitamini ile tanen, pektin, karoten, meyve asitleri ve yağ yönünden zengindir.

Kullanıldığı Yerler :
Bu meyveler, Anadolu’da taze ya da kurutulmuş olarak yenir. Ayrıca kompostosu, reçeli, şerbeti, ezmesi ya da pekmezi yapılarak tüketilir. Çay gibi demlendirilip içilir.
Kullanım Şekli :
2,5 tatlı kaşığı dolusu kuşburnu, ortalarından kesilip bir bardak suya konularak, su kaynama noktasına kadar ısıtılır. Sonra ateş kısılarak 10-15 dakika daha ısıtma sürdürülür. İnsanı rahatsız eden tüylü çekirdeklerinin ayrılması için bunlar süzülür.

DİKKAT: Böbrek yetmezliği olan kişilerin fazla kullanmaması tavsiye edilir.

6.06.2009

DÜKKANIMIZDAN MANZARALAR





DÜKKANIMIZA BEKLİYORUZ

Beşi bir yerde bitki (zayıflama) çayı


Beşi bir yerde ile ayda 5 kilo verin!

İŞTE ‘NE YAPSAM DA ZAYIFLASAM?’ SORUSUNA CEVAP :
Havaların yavaş yavaş ısınmaya başladığı şu günlerde özellikle bayanların aklına takılan en çetrefilli soru, ‘Acaba ne yapsam da zayıflasam? oluyor.

Uzmanlara göre kadınların aklına takılan bu sorunun cevabı çok basit: Bitki çayları. Yeşil çay, biberiye, kekik, mate ve funda yaprağı karışımıyla ayda ortalama beş kilo verebilirsiniz.


Baharın ilk günlerindeyiz. Yaza daha üç ay var. Bir başka deyişle kışın aldığınız kilolardan kurtulmanız için üç ay süreniz var. Bu süre yaza sağlıklı ve ‘fit’ girmek için yeter de artar bile. Peki ama nasıl yapmalı, hangi diyetisyene gitmeli, hangi diyetleri günü gününe takip etmeliyiz? Telaşlanmayın! Size bir diyet programı önerecek değiliz. Hemen her aktarda bulabileceğiniz beşi bir yerde formülü ile üç ayda 20 kilo vermeniz mümkün! Nasıl mı? Şöyle: Mate yaprağı, kekik, funda yaprağı, biberiye ve yeşil çaydan oluşan karışımı, günde üç fincan içmeniz yeterli. Biz söylemiyoruz, uzmanlar öyle diyor!Sağlıklı beslenme ve yaşam uzmanı Dr. Ender Saraç, doğal yollardan kilo vermenin insan sağlığı için büyük önem taşıdığını söylüyor. ‘Bitki yaprakları, dengeli bir şekilde kullanıldığında vücuttaki yağları yakmaya ve kolesterolü dengelemeye yardımcı oluyor’ diyen Saraç, bitki çayı diyetiyle ayda beş kilo vermenin mümkün olduğunu vurguluyor. Sağlıklı yaşam uzmanı, bitki karışımlarından elde edilen zayıflama çayının günlük iki veya üç bardaktan fazla içilmemesi gerektiğini ifade ediyor. Saraç, “Diyet çayları hazırlanırken bitkiler kaynatılıyor. Bu yanlış bir uygulama. Doğru ve etkili bir bitki çayı hazırlamak isteyenler, suyu kaynattıktan sonra yaprakların demlenmesini beklesin.” şeklinde konuşuyor.

Beslenme Uzmanı ve Diyetisyen Taylan Kümeli ise yaz aylarının yaklaşmasıyla birlikte sağlıklı bir bedene sahip olmak isteyenlerin bitki çaylarına yöneldiğini belirtiyor. Toksinlerin doğal yöntemler sayesinde kolayca atılabileceğine dikkat çeken Kümeli, bitki çaylarının içerisine tatlanması için şeker karıştırılmasının yanlışlığına dikkat çekiyor. Bu karışımların bazı hastalarda alerjiye yol açabileceğini hatırlatan Kümeli, ‘Çabuk zayıflamak için aşırıya kaçmayın.’ uyarısını yapıyor.

Mısır Çarşısı’nda şifalı bitkiler satan Sait Develi, yağ sökücü, tok tutucu ve sindirimi kolaylaştırıcı bitki yapraklarından hazırlanan ‘beşi bir yerde’ karışımının son derece etkili olduğu, müşterilerden olumlu tepkiler aldıkları bilgisini veriyor. Mate, yeşil çay, funda, biberiye ve kekik yapraklarının sıcak suda demlenmesiyle oluşan karışım, vüvutta biriken toksin ve ödemi atarak ayda yaklaşık beş kilo vermenizi sağlıyor.

Her şifalı ot zayıflatır mı?

Ünlülerin diyetisyeni Selahattin Dönmez: 2006 yılı American Journal of Clinical Nutrition dergisi mart sayısında yayınlanan bir makalede bitki çaylarının zayıflama üzerindeki olumlu sonuçlarına yer verilmişti. Ben, bir diyetisyen olarak kilo problemi yaşayan hastalara bitki çaylarını öneriyorum. Peki, nedir bu bitki çayları? Her şifalı ot, zayıflamaya yardımcı olur mu? Tabii ki bu mümkün değil. Doğal ortamda yetişen kekik, yeşil çay, biberiye, mate ve funda yaprağının ortak bir özelliği var. O da şu: Bu bitki yaprakları kış aylarında insan vücudunda biriken toksinlerin atılmasına yardımcı oluyor. Ama bu diyetin yanında gün içerisinde alınan besinlere çok dikkat etmek gerekir. Eğer sıkı bir gıda diyetinin yanında günlük iki ya da üç bardak taze demlenmiş bitki çayları da kullanılırsa kilo vermeye yardımcı olur. Burada dikkat edilmesi gereken nokta ise bu bitkilerin bir uzman kontrolünde alınmasıdır.

Diyetisyen Oya Yüksek: Bu bitkiler, insan metabolizmasını hızlandırarak vücutta oluşan ödemi atmaya yardımcı oluyor. Özellikle yeşil çay, bunlar arasında en etkili olanı. Bitki yapraklarından oluşan bu karışımın doğal olması ve kimyasal madde içermemesi sebebiyle pek çok kişi tarafından kullanılıyor. Burada önemli olan ise ‘doğal’ diyerek aşırıya kaçmamaktır.

Beşi bir yerde nasıl hazırlanıyor?

Bir litre kaynamış suya birer çay kaşığı mate, yeşil çay, funda, biberiye ve kekik yaprağı atılır. On dakika demlenmesi bekelenir ve süzülerek içilir.

ENDER SARAÇ: Doğal yollardan kilo vermek, insan sağlığı için büyük önem taşıyor. Bitki çayı diyetiyle ayda beş kilo vermek mümkün. Ancak günde iki ya da üç bardaktan fazla içilmemeli.

TAYLAN KÜMELİ: Son zamanlarda zayıflamak isteyenler bitki çaylarına baş vuruyor. Kış aylarında vücutta biriken toksinler kolayca atılabiliyor. Ancak bu karışımları içerken dikkat edilmeli, aşırıya kaçmamak lazım.

SELAHATTİN DÖNMEZ: Her şifalı ot, zayıflamaya yardımcı olur mu? Sıkı bir gıda diyetinin yanında günlük iki ya da üç bardak taze demlenmeş bitki çayları da kullanılırsa kilo vermeye yardımcı olur.

Hangi bitki, ne işe yarıyor?

Mate yaprağı: Tüm dünyada obezite tedavisinde kullanılan mate çayı, yağ emilimini engelleyerek vücuttan su atımını kolaylaştırıyor. Her yaşta insanın rahatça kullanabileceği bitki, iştahı kapatarak zayıflamaya yardımcı oluyor.

Yeşil çay: Son yıllarda kullanımı bir hayli artan yeşil çay, vücutta biriken toksinleri atarak sindirimi kolaylaştırıyor.

Funda yaprağı: İyi bir böbrek çalıştırıcı ve idrar sökücü olan yaprak, bu özelliğiyle zayıflamaya yardımcı oluyor.

Biberiye: Yağ eritici ve hazım kolaylaştırıcı bu bitki, vücutta biriken toksinleri atarak ideal bir kiloya kavuşmanızı sağlıyor.

Kekik: Halk arasında yaygın olarak kullanılan kekik, sindirimi kolaylaştırarak vücuttaki fazla suyu atarak kilo vermenizi sağlıyor.

İştah azaltan 10 bitki

Sağlıklı kilo vermek isteyenler, iştah azaltan ve yağ yakımını hızlandıran bu bitkileri tercih ediyorlar…

* At kuyruğu bitkisi idrar sökücü özelliğiyle biliniyor. Yağ dokularını eritmeye yardım eden bitki, yaraların iyileşmesine de yardımcı oluyor. Fakat tüm idrar söktürücü bitkilerde olduğu gibi fazla dozda kullanılırsa böbreklere zarar verebilir.

* Maydanoz, metabolizmayı hızlandırarak bağ dokusunu güçlendiriyor. Maydanoz yemek ve çayını içmek, ödemlere ve vücudun su toplamasına karşı çok etkili bir yöntem.

* Adaçayı, zayıflamak isteyenler tarafından iştah kesici olarak kullanılıyor. Çay ve yemeklerde baharat olarak da kullanılabiliyor.

* Fesleğen, vücutta biriken fazla suyu atmaya yardımcı oluyor. Üstelik, içindeki eter yağların moral yükseltici etkisi bulunuyor.

* Kekik, sindirim sorunlarını tedavi edici etkiye sahip ve metabolizmayı hızlandırıyor. Bağışıklık sistemini güçlendirmenin yanı sıra yorgunluktan şikayet edenlere zindelik veriyor.

* Civanperçemi, tatlıya karşı iştahı keser, tokluk hissi verir. Tazelik veren lezzeti, ağır yemeklerin tadını hafifletir.

* Biberiye, sindirimi düzenler. İyi bir canlandırıcıdır, kan dolaşımını hızlandırır, cildi sıkılaştırır. Et yemeklerinde kullanılabilir.

* Tere, vücuttaki yağ yakımını hızlandırıyor. İnce yaprakları pişince acılaştığı için çiğ yemek gerekir. Ayrıca içinde birçok vitamin barındırır.

* Sinameki, kalın bağırsakta suyun emilmesini önleyerek müshil görevi yapar. Uzun süreli kullanımlarda bağırsaklarda yan etkilere yol açacağından idrar söktürücü özelliği bulunan rezene ve nane gibi bitkilerle desteklenmesi gerekiyor.

* Balık otu, bünyenin kimyasını hızlandırarak zayıflamaya destek olur. İçindeki maddeler tırnakları güçlendirerek saçlara parlaklık verir. Salata ve meyveli içecekler içinde kullanılabilir.

Beşi bir yerde bitki çayı hakkında bir görüş (internetten alınmıştır)

BEN DE İÇİYORUM,Bir haftada 4 kilo verdim bile….Kaç kilosun demeyin sakın,kesinlikle söylemem.Kadınların yaşı ve kilosu sorulmaz çünkü!

Havaların yavaş yavaş ısınmaya başladığı şu günlerde özellikle bayanların aklına takılan en çetrefilli soru, ‘Acaba ne yapsam da zayıflasam?’ oluyor.

Arkadaşlar,ben 1 haftadır bu çayı içiyorum.Yemeklerden yarımsaat önce bir su bardağı içilecek.Bir günde 4 bardaktan fazla içilmemesi diye uyarıda bulunuyor uzmanlar.Çünkü,biliyorsunuz herşeyin bir karar noktası var,fazlası zarar.Sıkı bir diyet yapmadan,aç kalmadan zayıflama,çok güzel valla.Hiçbir yan etkisini görmedim.Yalnız şunu şöylemem lazım,bol sıvı alın(bu çayı içerken lavaboyu sıkça ziyaret edeceksiniz),hafif bir diyet yapın(ekmeği azaltın,tatlıdan az yiyin gibi.)Hareket şart.Düzgün bir fizik ve sağlıklı bir yaşam istiyorsanız,haydi bitki çayına!

Uzmanlara göre kadınların aklına takılan bu sorunun cevabı çok basit: Bitki çayları. Yeşil çay, biberiye, kekik, mate ve funda yaprağı karışımıyla ayda ortalama beş kilo verebilirsiniz.

Beşi bir yerde nasıl hazırlanıyor?

Bir litre kaynamış suya birer çay kaşığı mate, yeşil çay, funda, biberiye ve kekik yaprağı atılır. On dakika demlenmesi beklenir ve süzülerek içilir.